8. Bölüm - Haber

Haberler, gerçek olayların bir yansıması değildir. Haber çalışanları tarafından birçok etken ve kısıtlamaya maruz bırakılmış bir yapıdır.

Haber

Günümüzde pek çok politikacı yayıncıları yalan haber yapmakla suçlamaktadır. Hatta buna ilişkin en dikkat çekici örneklerden birisi 1807 yılında o dönem ABD Başkanı olan Thomas Jefferson; «Hiç gazete okumayan birisi gazete okuyandan daha doğru bilgilenir» demiştir.

Haberin Dinamik Yapısı

Haber anlayışındaki değişiklikler yeni değil. Mevcut dönüşümleri anlamak için tarihten bir bağlam çizmemiz gerekiyor.

Haber edinme arzusu, çok öncelere dayanmaktadır. İnsanlar kendilerini çevreleyen olaylara daima ilgi duymuştur.

16.yüzyılda gazeteler henüz daha ortada yokken, İtalya’daki bir grup insan bilgi toplayıp müşterilerine haber broşürleri satmıştı. 17.yüzyılda, bu haber broşürleri önce Almanya’da, sonra Avrupa’da günlük gazetelere dönüştü. Bu ilk gazeteler, herhangi bir akışla veya öyküleme yapmadıkları için okuması oldukça zordu. Bu ilk gazetelerin izleyicileri seçkinlerdi - yani, okuyabilen ve bilgi için parasını ödemeyi başarabilen insanlardı. Bu nedenle, bu ilk gazeteciler bilgilerinin doğruluğuyla daha fazla ilgilendiler, bu yüzden onlara daha fazla güvenilirlik sağlamak için gerçeklerini desteklemeye çalıştılar.

Önemli Haberin Yükselişi ve Düşüşü

19.yüzyılın ortalarında sanayi devriminin yükselişini takiben, insanlar çiftliklerden şehirlere taşınırken nüfus temel bir değişim geçiriyordu. Sanayi devrimi sonrasında, nüfusta daha büyük bir uluslaşma duygusu geliştiriyordu. Zorunlu eğitim nedeniyle okuryazarlık oranları çok arttı. Bazı girişimciler (Örn; William Randolph Hearst ve Joseph Pulitzer) bunu, büyüyen nüfus merkezlerinde çok büyük tirajlı gazeteler geliştirme şansı olarak görüyorlardı. Ancak bu girişimciler, geniş bir okur kitlesine hitap etmek için, öykülerinde açık siyasi partnerlikten uzaklaşmaları ve herhangi bir okuyucu kitlesini rahatsız etmemek için “objektif” olarak görünmelerini sağlamaları gerektiğini fark etti.

Gazetelerin hızlı bir şekilde büyümesi, “önemli haberler” çağını başlattı. Bu gazetelerin editörleri, nüfusu haberlere aç olarak görüyordu, ancak en önemlisi hangi haberin önemli olup olmadığıydı. Radyo 1920’lerde kitle iletişim aracı haline geldiğinde, uzman gazetecilerin hangi olayların ele alınması gerektiğine karar verdikleri bu önemli haber fikrini kullanarak ulusal haber yayınları oluşturdular. Radyo 1950’lerde kitle iletişim aracı haline geldiğinde önemli haber modelini takip etti. Bu önemli haber fikri 1980’lerde zirveye ulaştı. Daha sonra yüksek tirajlı gazeteler için bu düşüş göstermeye başladı ve izleyiciler artık radyo ve televizyon haberlerine daha fazla yöneldiler. Bu erozyon ilk başlarda yavaştı fakat internetin yükselişi ile beraber alternatifler çok arttı ve erozyon çok hızlandı.

Çevirimiçi Haber Kaynaklarına Geçiş

İzleyicilerin «önemli haberlere» yönelik dramatik erozyonu, insanların bilgilendirilmeye ilgisini kaybettiği şeklinde yorumlanmamalıdır. Bunun yerine, insanlar hala günün olaylarına ayak uydurmakla ilgilendiklerini gösteren çevrimiçi haber kaynaklarına doğru bir kayma oldu. Haberlerin geleneksel medyadan çevrimiçi medyaya doğru kaymasına ilişkin bu eğilim başlangıçta gençler tarafından gerçekleştirilse de zaman içinde yetişkinler de haberleri çevirimiçi kaynaklardan elde etmeye başladılar. Tipik bir günde gazete okuyan gençlerin oranı 1999’da %42’den 2009’da %23’e düşmüştür (Pew Research Center, 2012). Günümüzde gelişmiş olan ülkelerde haberlerin %65 ve üstünde olan oranlarda haberlerinin en azından bir kısmını Twitter, YouTube, Instagram ve Snapchat gibi sosyal medya sitelerinde aldıkları söylenmektedir (Bialik ve Matsa, 2017).

Geleneksel kaynaklardan çevrimiçi kaynaklara geçiş, insanların farklı türden bir haber istediklerini de göstermektedir. Bunun kanıtı, haberlere erişmek için kullanılan sosyal paylaşım sitelerinin yükselişinde görülür. Son 10 yılda yapılan anketler, genel nüfusun %30’unun Facebook’tan, %10’unun YouTube’dan ve %8’inin Twitter’dan haber aldığını söyledi. Ayrıca, nüfusun %26’sı haberlerini iki sosyal paylaşım sitesinden, %9’u da en az üçünden haber almaktadır (Holcomb, Gottfried ve Mitchell, 2013). Facebook’un kurucusu ve CEO’su Mark Zuckerberg, 2007 yılında 19 milyon kullanıcısı olan Facebook’un tüm dünyadaki en büyük haber kaynağı olabileceğini söylemişti. 2019 yılında ise Facebook 2 milyar 300 milyon kullanıcı için herhangi bir medya kuruluşundan daha fazla haber üretmektedir.

Görebileceğimiz gibi, haberlerin ne olduğu her zaman dinamik bir değişim halinde olmuştur. 16. ve 17. yüzyıllarda Avrupa’da haber broşürleri ve gazetelerin yükselişine kadar, insanların haber fikri, yakın çevrelerinde gündelik yaşamlarında meydana gelen güncel olaylarla sınırlıydı. Ardından haber fikri, günlük gerçeklerin listesini sunan broşürlere kayıyordu. Daha sonra, politik yönelimlerini desteklemek için güncel bilgiler isteyen izleyicilere, belirli bir siyasi bakış açısıyla öyküler sunan gazetelere bir geçiş oldu. Ardından, gazetelere, okuyuculara belirli siyasi pozisyonları düzenlemek yerine nesnel gerçekler sunduğunu söyleyen haberlere geçiş oldu. Sonra haberi tamamen gerçeklerden ziyade daha eğlenceli hale getirmeye yönelik son olarak da her çeşit uygun izleyiciye farklı güncel bilgiler sunmak için çok çeşitli platformlar (çoğu etkileşimli) sunma yönünde bir eğilim gerçekleşmiştir.

Haberlerde Farklı Perspektifler

Bu perspektiflerin bazıları tamamlayıcıdır ve birlikte çalışır, bazıları ise birbirleriyle çatışır. Bu perspektiflerden beşini ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

-Siyaset Felsefesi Perspektifi (kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla günün en önemli olaylarıyla ilgili gerçeklerin günlük olarak raporlanmasıdır.) -Geleneksel Gazeteci Perspektifi (profesyonel olan gazeteciler tarafından düzenlenen ve dış etkenlerden etkilenen haberlerdir. ) -Haber Çalışanları Perspektifi (haber çalışanı olarak belli bir başarıya ulaşmış olan haber içerik çalışanlarının ürettikleri haberlerdir. ) -Ekonomik Perspektif (haber üreten şirketler tarafından üretilen ve kâr amacı güden haberlerdir. ) -Tüketicinin Kişisel Perspektifi (işletmeler tarafından kâr amacıyla sunulan haberleri maksimum verim ile alınacak kararla haberlerin okunmasıdır. )

Aşırı Yerelleşme

Haberler, izleyiciler için gittikçe daha da özelleşmektedir. Bu «aşırı yerelleşme» olarak bilinmektedir. Haber gözlemcileri grubu, kitlesel medyanın haber izleyicilerini tutmakta çok zorlandığını ve genel izleyicinin gazeteler, TV haberleri ve hatta İnternet haberleri için küçüldüğünü söylüyor.

Takip edenlerin birçoğu da küresel veya ulusal meselelerle ilgilenmiyor, kişisel olarak hobilerini ilgilendiren şeyler ile ilgileniyorlar. Haber kuruluşları bunu anlıyor, bu yüzden bu çok sayıda uygun izleyiciye hitap edecek daha fazla özel araçlar geliştiriyorlar.

Haber Kalitesinin Değerlendirilmesinde Tüketici Standartları

Üç ana başlıkta tüketicilerin haber kalitesini değerlendirilmesindeki standarttan bahsedeceğiz. Bunlar; -Nesnellik -Doğruluk -Tarafsızlık

Nesnellik

Haberlerin kalitesinde en sık kullanılan tabirlerden birisi nesnelliktir. Bununla birlikte nesnellik düşüncesi aslında çok genel bir felsefi kavramdır. Turkcebilgi.com’da nesnellik «özneden kesin bir şekilde bağımsızlıktır, daha doğru bir değişle öznenin (tüm öznellilerinin ötesinde kalarak) birebir nesnenin kendisine uygunluğudur. bunun nasıl olabildiği, kuramsal düzlemde açık değildir; dolayısıyla da bu haliyle nesnellik bir varsayımdan ibarettir» olarak özetlenmiştir. Bu kavramı elde etmek herkeste olduğu gibi gazetecilerde de oldukça güçtür. Gazetecilerin haber yetiştirme zaman kısıtlamaları, röportaj yaptıkları insanların doğru söyleyip söylemediğini yargılama yetenekleri kısacası çoğu yetenekleri sınırlıdır. Nesnelliğin gazeteciler için bir standart olarak kullanılması gerçekçi değildir. Gazeteciler asla tamamen nesnel olamazlar. Önyargılarından etkilenmekten kaçınmaya çalışsalar bile, önyargılarının hepsini bilemezler. Ve bu bilinçsiz önyargılar, neleri kapsayacakları, ne tür bilgiler toplayacakları, ne kadar bilgi toplayacakları ve araştırmalarını bir öyküde nasıl birleştirecekleri hakkındaki günlük kararlarını nasıl aldıklarını şekillendirmeye hizmet eder.

Doğruluk

Doğruluk, haberin kalitesini değerlendirmek için iyi bir kriter gibi görünmektedir. Fakat bir hikayede 20 gerçek ve 19 doğru sunulsa ne olur? Bu, hikayenin tamamını hatalı mı yapmaktadır? Genel olarak cevaplanması zor bir sorudur, çünkü yanlış olan gerçek önemsiz ise, tüm hikayenin doğru olduğu sonucuna varalıbilmektedir. Ancak yanlış olan gerçek, hikayenin merkezinde yer alıyorsa, gerçeklerin %95’inin doğru olduğu önemli değil, sonucunun yanlış olduğu sonucuna varmamız muhtemeldir.

Tarafsızlık

Haberlerin kalitesi için bir kriter olarak tarafsızlık, hikayenin gazetecilik önyargısından veya editörlükten arınmış olduğu anlamına gelir. Bu, gazetecinin, izleyiciyi belli bir şekilde düşünmeye ikna etmek için hikâyeyi eğmediği anlamına gelir. Yani gazeteci, ikna etmeye değil bilgilendirmeye odaklanır. Tarafsızlık, önyargı ve denge eksikliğinde görülür.

Haber Okurken Medya Okuryazarlığımızı Nasıl Uygulayabiliriz

Haber sağlayıcıları olarak gördüklerimizden her gün edindiğimiz bilgiler dünyaya bakış açımızı şekillendirmektedir. Önemli olduğunu düşündüğümüz bilgilerin kademeli olarak birikmesi, işlerin nasıl yürüdüğü ve işlerin nasıl çalışması gerektiği hakkındaki inancımızı şekillendirir. Bu inançlar insanları, olayları ve yerleri değerlendirirken kullandığımız standartlar haline geliyor. Dolayısıyla uzun vadede, haberlerin içeriklerine maruz kalma, mevcut olaylar hakkında bilgi edinmekten daha fazlasını ifade etmektedir. Daha temel olarak haberler aslında bilgi yapılarımızı, inançlarımızı ve tutumlarımızı inşa etmek için kaçınılmaz bir süreçtir. Bu nedenle içeriklere maruz kalma ve bunların etkileri hakkında ne kadar fazla düşünürsek, süreç üzerinde o kadar fazla kontrol sahibi olabilir ve lehimize çalışmasını sağlayabiliriz.

Bölüm Özeti

Haberin ne olduğu fikri zaman içinde birçok değişikliğe uğramıştır. Bu değişiklikler aynı zamanda bir gazetecinin ne olduğunu ve haberlerin kalitesini nasıl değerlendirmemiz gerektiğini sorgulamamıza neden olmaktadır. Bu sorular özellikle; yeni teknolojik haber bültenlerinin çok yaygın, izleyiciler, gazeteciler ve haberciler arasında çok etkileşimli katılımlara açık olduğu yeni medya ortamının içinde bulunduğumuz için önemlidir.

Previous
Next